" Bebeğimizin beyninde sıvı artışı olduğu söylendi :(..."
28. Haftada kendi doktoruma rutin kontrole gittiğimde bebeğimin tek taraflı beyin sıvısının arttığı söylendi. Bebeğime MR çekilmesi, bakteri-virüs testlerinin yapılması, kordosentez yaptırmam gerektiği sıralanarak aynı gün başka bir periantoloji uzmanına yönlendirildim. Aynı şeyleri kendisi de bana tekrarladı. Ertesi gün kan verme işlemleri, ardından MR kabusu... Sıra kordosentezdeydi, kordosentezin çok riskli olduğu kesinlikle yoğun bakım ünitesi olan bir hastanede yapılması gerektiği, %1 de olsa doğumun başlayabilme ihtimali olduğunu öğrendik. MR sonuçları ve kanda bakteri-virüs testi sonuçlarımız bu arada temiz çıkmıştı. Ama 2 Doktorunda kesinlikle kordosentez yaptırmam gerektiğini söylemesi bizi endişelendiriyordu. Dr. araştırmalarına başladım Melih Bey' in hasta hikayelerine ulaştım. Bizimle benzer şeyleri yaşayan anne babaların olduğunu ve Melih Bey ile tanıştıktan sonra her şeyin farklı devam ettiğini yazdıklarını gördüm. Hemen kendisiyle görüştük, ultrasonda beyin sıvısı yüksekti ancak bunun normal sağlıklı bebeklerde de olabileceği, doğuma kadar sık sık takip edilmesi gerektiğini ve yavaş yavaş bu sıvının azalabileceğini de bize anlattı. Kordonsentezin çok riskli bir işlem olduğunu belirterek ve amniyosentezin de aynı sonucu vereceğini söyleyerek bir kaç saniye içinde amniyosentez sıvısını aldı. Sonuç olarak o da temizdi. Korkulu günlerimiz Melih Bey sayesinde kabus olmaktan çıktı. Bir hamilenin ruhsal durumunu çok iyi anlayıp ona göre izlem yapıyor . Gereksiz olan test ve ilaç kullanımına kesinlikle karşı. Konuşmaları her zaman pozitif insanı rahatlatan cinsten. Bu da gebeliğin sağlıklı şekilde devam etmesini sağlıyor. Belki aynı şeyleri yaşayarak çözüm arayan anne babalar hikayemizi görüp Melih Bey ile tanışırlar. Bu durumu yaşayan ilk anne baba değilsiniz emin olun ve Melih bey ile tanışın. Teşekkürler Melih Bey.
" Bebeğimizin bağırsaklarının göğüs boşluğuna geçtiği ve yaşam şansının çok az olduğunu öğrendiğimizde tüm dünyada sanki zaman durmuştu..."
Bizim hikayemiz gebeliğin 20. haftasında başladı. Bebeğimiz cinsiyetini ve durumunu öğrenmek için gittiğimiz renkli ultrason (detaylı ultrason) görüntüleme sonrasında, görüntülemeyi yapan doktor, bebeğimizin gelişimde bir sorun olduğundan bahsetti ve işler bizim için zor bir durum olmaya başladı. Bu işlemden sonra yaklaşık 4 doktor ve onlarca yapılan muayene ve ultrason görüntüle sonrasında bebeğimizin diyafragma hernisi (fıtığı) denilen hastalığı ortaya çıktı. Yani bebeğimizde diyafragma zarının oluşmaması ya da yırtılmasından dolayı bağırsakların karından göğüs boşluğuna çıkarak sol akciğer ve kalbe baskı yapması oluşmuştu.
Bu tanı sonrasında her şey farklı bir hal almaya başladı. Herkes farklı bilgiler veriyordu. Bebeğimizin alınması gerektiği, gebeliğin çok riskli olacağı, doğum sonrasında bebeğimizin yaşama yüzdesinin çok az olacağı ve daha benzeri nedenler sayabilirim. Bunları duyduğumuzda sanki tüm dünyada zaman durmuştu bizim adımıza. Ben ve eşim tüm bu duyduklarımıza rağmen, eğer çocuğumuzun bu dünyada alacağı bir saniyelik bir nefes bile varsa bunu gerçekleştirmek adına araştırmalar yapmaya başladık.
Eşim sayesinde Melih Bey ile tanıştık. Bize verilecek en doğru ve bilinçli, güven dolu bilgilerini vermeye başladığında inancımız daha da arttı. Daha ilk günden bu bebeği kucağımıza almamız için bizi yönlendirmesi ve her şeyin çok güzel olacağından bahsetmesi gebeliğimin daha rahat ve iyi geçmesini sağladı. Stres ve sıkıntılı zamanları atlatmaya başlamıştım. Melih Bey " Geminin kaptanı benim, dümeni bana bırakın, siz mutlu olacağınız günleri düşünün " diyerek bu sıkıntılı sürecimizde bize destek oluyordu.
Melih Bey ile olan her kontrol günümüzde hep motive edici olması ve destekleri ile artık gebeliğimizde son haftalara gelmeye başladık. Fakat aksilik ve sıkıntılar devam ediyordu. Diyafragma Hernisi' ndeki açıklık büyümeye başlamış ve bağırsakların ardından mide de yukarı çıkmaya başlamıştı. Ve doğuma Son 3 gün. Melih bey bizi, bebeğimizin ameliyatını yapacak cerrah ile tanıştırmış ve süreçle ilgili bilgilendirme yapılmıştı.
Veee 16.08.2018…
Denizimiz, ilk oğlumuz Ayaz' ımızın ismini verdiği oğlumuz dünyaya geldi. Melih Bey' in elinden geçen başarılı bir ameliyat ve Deniz' e müdahale için tüm ekip ameliyattaydı. Ertesi gün bebeğimiz zor bir ameliyat daha geçirdi ve çok şükür başarılı geçti. 25 günlük bir yoğun bakım süresi sonrasında mutlu sona ulaştık. Bebeğimi kucağıma alabildim ve artık evimizdeydik.
Başta bu yaşadığımız süreç zarfında Melih Bey başta olmak üzere Çocuk Cerrahı Mustafa Bey, Yoğun Bakım Doktoru Atalay Bey ve ekiplerine sonsuz teşekkürler.
Bu kutsal Mesleği bizler için en iyi şekilde icra eden sizlerin sayesinde Ayazım kardeşine ve biz de evladımıza kavuştuk.
Doğum hikayemizin kahramanı Melih Bey; sizi hiç unutmayacağız.
"Son gebelikte kan sulandırıcı kullanmamıza rağmen planlanan doğumdan 2 gün önce bebeğimizi kaybetmiştik :( "
İlk hamileliğimi sorunsuz bir şekilde tamamlamış ve oğlumuzu kucağımıza almıştık. Daha sonra 2. kez hamile kaldığımda hamileliğimin henüz 9. haftasında bebeğimizin kalbi durdu. yapılan araştırmalarda hem bebeğimiz de Trizomi 13 çıktı hem de pıhtılaşma bozukluğu hastalığımın olduğunu öğrendik. Tekrar hamile kaldığımda kan sulandırıcı iğne kullanmama rağmen 38+6 . haftada planlanan doğum tarihine 2 gün kala bebeğimizin kalbi durdu. Sebepsiz bebek ölümü dendi. Bu yaşadığımız büyük acının üstünden 1,5 sene sonra tekrar hamile kaldığımda perinatoloji alanında işinin uzmanı olan Melih Bey ile tanıştık. Ve bizim için daha önceden yaşadığımız üzüntülerden dolayı sıkıntılı, zorlu ve endişeli bir süreç başlamıştı.
İlk olarak Melih Bey " hiç merak etme, bebeğini kucağına alacaksın, sen hamileliğinin keyfini çıkar ve benim dediklerimi harfiyen uygula" dedi. Önce kan sulandiricimin dozunu arttırdı ve 20. haftadan sonra da varis çorabı giymemi istedi. Her şey yolunda giderken 10. haftada kanamam oldu. Melih Bey o kadar sakindi ki " bir şey olmayacak, sadece dinlen " dedi ve o dönemi atlattık. daha sonra ilerleyen haftalarda bebeğimin karın çevresinin fazla kilo alması daha önceki kaybımı da düşündürerek Melih Bey' i endişelendirdi. Son 2 ay diyet yapmamı daha doğrusu tatlıdan uzak durmamı söyledi, gizli şekerimin olabileceğini düşündü. 37. haftada bebeği doğurtması için baskı yapmama rağmen o bir hafta daha bekledi ve 24 temmuz günü kızımızı sağlıklı bir şekilde kucağımıza aldık.
İşinin uzmanı olan Melih Atahan Güven' e ilk günden itibaren sorduğum bütün sorulara sabırla cevap verdiği tüm her şey için çooookk teşekkür ederiz. İyi ki sizinle yolumuz kesişmiş ve iyi ki sizi tanımışız.
"Kromozomlarımda düzensizlik vardı. 4 düşük yapmıştım. tüp bebek önerdiler. melih hoca doğal yolla hamilelik önerdi ve bebeğin çok yüksek oranda sağlıklı olacağını söyledi. Ve öyle de oldu :) "
Anne adayı olarak Kromozomlarımda dengeli translokasyon adı verilen fakat yaşamımı etkilemeyen bir düzensizlik vardı. Bu durum beni etkilemiyordu ama doğacak çocuğumuzun kromozomlarında dengesiz bir duruma ve zeka geriliğine sebep olabilirmiş. Bu sebeple bize "öncelikle tüp bebek önerdiler" , sonrada "Siz bir de hocaya görünün " , " Avrupa' da bu konuda uzmanlar var " , " Ben size kurşun dökeyim " diyenler oldu sonrasında.
Bu tekliflerle geçen sıkıntılı günlerimize maalesef 4 düşük ekleyerek çaresiz bir şekilde evlat hayalini kurmaya devam ediyorduk. Taa ki eşim Melih hocaya ulaşana kadar. Randevumuzu aldık ve yanına gittik. Melih Bey bize bu kromozom düzensizliğimin %15 olasılıkla bebekte problemlere sebebiyet verebileceğini anlattı ve doğal yolla hamilelik önerdi. Sağlıklı bebek ihtimalinin yüksek olduğunu ve zaten problemli bebekse düşeceğini anlattı.
İlk etapta çeşitli testler yaptırdık ve bize 1-2 hafta sonra tekrar gelmemizi söyledi. Testleri birlikte açtık ve Melih hoca başını kaldırarak bana ve eşime yavaş yavaş baktı, hafif bir gülümseme ve bir of çekişi ile bize " 2017 model bir çocuk geliyor..." dedi. Gözlerim doldu, bir anne-baba adayı olarak ciddi durmamız ve ağlamamamız gerekirdi ki kendimizi zor tuttuk. Dışarı çıktığımız anda ise mutluluktan uzunca ağlamıştık.
Günler geçiyordu ve Melih hoca ile 24 saat irtibat halindeydik. Yediğimizi, içtiğimizi, gezdiğimizi, tozduğumuzu hep sorduk ve kendisi bıkmadan usanmadan bize sabırla cevap verdi.
12. haftada CVS işlemi yapılarak bebeğimizin kromozomlarının sağlıklı olduğu belirlendi. Melih Hoca aynı zamanda bebeğimizin cinsiyetini de bize söylemişti. " Bebeğiniz erkek " dedi. Kız istemiştik ama sağlık olsun dedik :) Melih hoca da " Ne demek sağlık olsun, beğenmezseniz ben alırım" dedi :)
Ve o en güzel an; Doğumhanedeyiz... eşim doğumhanede ve başında 15-20 kişilik ekibi ile Melih hoca... Baba adayı olarak ben de içeri girdim, herkes bana bakıyordu. Yavaşça eşimin yanına oturdum, elini tuttum, seni seviyorum dedim. Doğum başladı, inanılmaz bir heyecan ve merak... Korkuyordum, yine aynı acı ile karşılaşırsak diye korkuyordum, kendimi tutamayıp 20 kişilik doğumhanede ağlarsam diye korkuyordum. Ya eşime bir şey olursa diye korkuyordum.
Derin bir sessizlik oldu doğumhanede. Melih hocanın gözlerine baktım ve rahatladım. Melih hoca gözleri ile konuşan bir insan ve bana sorun yok dedi. Çok geçmeden evladımızın ağlama sesini duyduk.
- Yaşıyor mu ? dedim.
- Ağlıyor ! dediler.
Hep ağlasın dedim, ağlıyorsa yanımızda dedim. Ağlamamam lazım !!! Kime göre ? Neye göre ? ve ağladım... Kim görürse görsün, ben babayım, mutluyum...
Bu huzuru bana yaşattığı için eşim Gamze Nur Fındık' a, değerli hocamız, ağabeyimiz Prof. Dr. Melih Atahan Güven' e, hemşiremiz Şennur Hanım' a, doğumhane personeline ve çok değerli dostlarımıza teşekkür ederiz...
"Doğum aşamasına geldiğimizde annemi kaybettim. Melih hoca benim ve bebeğin etkilenmemesi için gerekli her türlü özeni gösterdi. hüznü ve acıyı yaşarken çocuğuma kavuşarak mutluluğu da yaşadım "
Melih hocamızla ablamın ikinci çocuğuna gebeliği esnasında tanışmıştık. Kendisinin bir perinatoloji uzmanına görünmesi gerekiyordu ve eşimin doktor kardeşi tarafından tek isim olarak Melih hocamıza gitmemiz söylenmişti. O süreçte ablamla gidiş gelişlerimizde hem ben hem eşim Melih hocamızı çok sevmiştik ve yaklaşık bir yıl sonra benim ilk gebeliğim esnasında hemen kapısını çaldık hocamızın. Ancak ilk gebeliğim vücudun reddetmesi üzerine düşükle sonuçlandı. Moralimiz çok bozulmuştu ancak Melih hocamız gittiğimiz her kontrolde bana moral aşılayıp merak etme iki ay içinde çok sağlıklı bir şekilde tekrar hamile kalacaksın diyordu. Melih hocamızın kendinden emin ve güven verici konuşmaları sayesinde kendimi hemen toparladım ve evet iki ay sonra tekrar Melih hocamızın kapısını çaldığında o sıcak gülüşüyle "iki ay dememiş miydim" sözüyle karşıladı bizi. Sonrasında ise Melih hocamızın tavsiyelerine uyarak ve tüm kontrollerine günü gününe giderek çok rahat sorunsuz bir gebelik dönemi geçirdim.
Ekstra bir vitamin, ilaç filan kullanmanın gereksiz olduğunu ve rutin kontroller dışında sağdan soldan ya da internetten öğrenerek hiçbir tetkik ya da tahlil yaptırmamamı açıkça söyledi hocamız. İlk gebelikte yaşadığımız sıkıntı nedeniyle stresli bir şekilde başladığımız ikinci gebelik dönemimde hiçbir sıkıntım ya da rahatsızlığım olmadı Melih hocamız sayesinde.
Ancak önceden belirlenmiş doğum tarihine beş gün kala üç senedir kanser tedavisi gören ve bizde kalan canım annem Semire Özenir 'i geçirdiği bir solunum durması sonucu evimizde maalesef kaybettik. Tüm ailemiz için büyük bir yıkım olan bu acı kayıp beni daha da sarstı. Doğurmak üzereydim ve gözlerimin önünde annemi kaybetmiştim. O gece Melih hocamız hemen hastaneye yatırdı beni ve hem beni hem bebeğimizi kontrol altında tuttu. Ertesi gün ise canım annem Antakya'da toprağa verilirken bizim küçük Cemilimiz Melih hocamızın ellerinde Kadıköy Acıbadem'de güvenle sağlıklı bir şekilde dünyaya geliyordu.
Bu hayatta yaşanabilecek en acı ve en mutlu olayları iki gün içinde arka arkaya yaşamıştım. Gerek doğuma girmeden gerekse doğum sonrası yaşadığımız bu acı olayın bana ve bebeğime zarar vermemesi için büyük çaba sarf etti hocamız. Hem planlama hem de moral motivasyon olarak beni doğuma ve doğum sonrasına hazırladı Melih hocamız ve onun sayesinde işte küçük Cemilimiz şimdi sağlıklı bir şekilde kollarımızda. Melih hocamızı tanıdığımız için hem çok şanslıyız hem de çok mutluyuz. Melih hocamıza ve güler yüzlü ekibine özellikle de Şennur hemşiremize bu 13 aya yaklaşan uzun süreç için ne kadar teşekkür etsek azdır. Küçük Cemilimize kardeş için zamanı geldiğinde tüm dostlarımıza tanımadıklarımıza tavsiye ettiğimiz gibi tereddütsüz tek güvencemiz ve adresimiz yine Melih hocamız olacak.
Her şey için sonsuz teşekkürler Melih hocam.
Sevgiler...
"Dubai'de yaşıyorduk ve hamileliğimin 5. ayında ultrasonda bebeğimizde gelişim geriligi tehlikesi olabileceği söylendi."
Dubai'de yaşıyorduk ve Hamileliğimin 5. Ayında Ultrasonda bebeğimizde gelişim geriliği tehlikesi olabileceği söylendi. Yurt dışında olduğumuz için buradaki perinatoloji uzmanlarına güvenemiyorduk. Çok korkmuştuk. Aynı zamanda bebeğimizi kaybetme korkusu da vardı. Türkiye’ye geldikten sonra hemen Melih Bey' e ulaştık, kendisi muayene sırasında olabilecek bütün olumsuzlukları aklımızdan sildi. Bu süreçte tabi ki de olabileceklere karşı da bizi hazırladı.
Detaylı bilgilendirme ve cesaretlendirmesiyle de bu sureci daha kolay yaşadık. 32. haftada artik bebeğin gelişimi durmuştu. Yine de hamileliği gidebileceği yere kadar götürmeye çalıştık. 37. haftaya kadar sabırla zorlukla geldik. Bizim için zor olan bu süreçte Melih hoca bütün korkularımızı aklımızdan silmemizi sağladı. Sonunda bebeğimizi sağlıkla kucağımıza aldık.
Her sorumuza saat kaç olursa olsun (saçma şeyler olsa bile) mutlaka cevap vermesi , bize yaklaşımı inanılmaz sıcak, olumlu, esprili idi...sanki aileden gibiydi :)
Simdi Dubai’ye geri dönüyoruz. Bize güzel anılar bıraktığı için kendisine sonsuz teşekkür ederiz. İnşallah tekrar güzel günlerde buluşmak dileğiyle...
"Anne karnında bebeğimizde el deformasyonu olduğunu öğrendik..."
Melih Bey ile oğlumun sol el deformasyonu olduğunu öğrendiğimiz dönem doktor doktor gezerken bir yakınımızın tavsiyesi üzerine tanıştık. Aldığımız bu üzücü haberin ardından bir sürü hastane ve doktor gezerken aldığımız raporlarla Melih Bey' e gittiğimizde bize " Maşallah, İstanbul' da gezmedik hastane bırakmamışsınız " diyerek daha ilk günden yüzümüzü güldürmeyi başardı :)
21. haftadan oğlumu kucağıma aldığım döneme kadar Melih Bey ile yolumuza devam ettik ve her kontrolde rahat, kendinden emin tavırlarıyla bize yardımcı olmak adına gösterdiği yollarla bu dönemi en güzel şekilde geçirmemizi sağladı.
Melih Bey' e gerçekten minnettarız ve ona çok teşekkür ederiz. İyi ki varsınız.
"Tansiyon ve böbrek problemim vardı ama en önemlisi gebelik istiyorken kocaman bir dermoid kistim olduğunu öğrendim, laparoskopiden 2 ay sonra hamileydim..."
Eşimle bebek düşünmeye başladığımızda içimizdeki en önemli soru doktorumuz kim olacaktı ? Zaten var olan tansiyon problemi ve böbrek rahatsızlığım nedeni ile hamileliliğin benim için riskli olduğunu biliyordum ve araştırmalar sonucu yolumuz Melih Bey ile kesişti. İyi ki de kesişti.
Öncelikle ilk muayenede alınması gereken bir kistim (dermoid kist) olduğu ortaya çıktı ve hamile kalmadan kisti aldırmamız gerekiyordu. Kist ameliyatından sonra odaya geldiğinde bir daha ki sefer seni burada bebeğinle ziyaret edeceğim demişti Melih Bey. İşler tam öyle olmasa da sonu güzel oldu çok şükür.
2 ay sonra hamile olarak Melih Bey' in kapısını çaldığımda bizi bir sürpriz daha bekliyordu 2 keşke 2 kalp atışı:)) Zaten rahatsızlıklarımdan dolayı riskli bir gebeydim bir de ikiz olması beni korkutmuştu ama Melih Bey o kadar güven veriyordu ki kısa sürede korkular geçti ve yerini her kontrolde heyecana ve mutluluğa bıraktı. 24. Haftaya kadar her şey güzel gidiyordu, Melih Bey oğullarımızın inatçı olduğundan bahsediyordu ki bunu ileride daha iyi anladım. 24. Haftadan sonra tansiyonum yükselmeye başladı, bunu bekliyorduk sürekli Melih Bey ile yazışarak gerek telefonla tansiyonumu dengede tutmaya çalıştık.
27. Haftama doğru geldiğimizde ise artık kendimi iyi hissetmemeye başladım. Tansiyonum yükseldi , ödemim artmaya başladı ve Melih Bey' e yazdım, tahlil yaptırmamı istedi ve tahlilde protein kaçağım çok yüksek çıktı. Telaşla önce nefroloji takibinde olduğum doktoruma gittim böbrekten olduğunu düşünerek. Fakat beni orada yatırıp böbreğim için kortizon tedavisi uygulamak istediklerinde orada olmak istemediğimi anladım. İçimden bir ses Melih Bey' in yanına gitmem gerektiğini söylüyordu tek düşündüğüm oğullarımdı. Melih Bey'i aradım ve durumu anlattım o da hemen yanına gelmem gerektiğini söyledi. Daha 27. haftamdaydım ve oğullarıma bir şey olmasından korkarak eşimle Pendik' ten Acıbadem' e doğru yola çıktık ve benim için en uzun yoldu. Ne zaman Melih Bey' in odasına girdim kendimi güvende hissetmeye başladım.
Muayene sırasında yakın zamanda doğumun olacağını söyledi bana. Bu durumun ciddi gebelik zehirlenmesi- preeklampsi olduğunu ve gebeliği uzatabileceğimiz kadar uzatacağımızı konuştu. Ek olarak plasentanın yerinden ufak bir kısmında ayrılma başladığını ifade etti. Ciğer geliştirici iğnelerimiz hemen yapıldı ve tansiyon kontrol altına alındı. Maalesef, Sadece 24 saat uzatabildik, plasenta ayrılması ciddileşti...ama Melih Bey' in dediği gibi 1 saat bile önemliydi. Ertesi gün göz yaşı korku ve teslimiyetle doğuma alındım. Doğuma girdiğimizde Melih Bey bu kadar kişi sen ve bebeklerin için burada dedi. Ve bebeklerim doğdu kuvöze alındı. Daha bebeklerimi görememiştim ki akşam Melih Bey oğullarımın ilk durumu hakkında bilgi verdi ve ertesi gün odama geldiğinde buradan hep beraber aile fotoğrafı çekilerek oğullarımızla çıkacağımıza dair sözleştik.
Bizim hikayemiz uzun sabırlı ve sonu güzel oldu çok şükür. Eğer diğer hastanede kalsaydım oğullarımı kurtarmaktan öte bana böbreklerim için kortizon tedavisi uygulanacaktı ve hamileliğim uzatılamaya çalışılacaktı ama Melih Bey' in yaptığı muayenede plasenta zaten ayrılmak üzereydi. O hem beni hem oğullarımı düşünerek en doğru kararı verdi ve bahsettiği gibi benim inatçı güçlü oğullarım toplam 77 günün sonunda artık bizimle... İyi ki Melih Bey ile karşılaştık bu süreçte hem hekimimiz olarak hemde dostça samimiyetiyle yanımızda ki duruşuyla iyi ki var :)
" Minik Yüreklerin Büyük Aşkı... Hamile kalmadan önce danışmadığım doktor kalmadı. Ama hepsi aynı noktada buluşuyordu. Boyumun kısa, kemiklerimin zayıf, ileri derece kifoskolyozum, ve ileri derecede solunum sorunumum olması nedeni ile, hamileliğimin çok riskli olacağını intihara kalkıştığımı söylüyorlardı."
Hamile kalmadan önce danışmadığım doktor kalmadı. Ama hepsi aynı noktada buluşuyordu. Boyumun kısa, kemiklerimin zayıf, ileri derece kifoskolyozum, ve ileri derecede solunum sorunumum olması nedeni ile, hamileliğimin çok riskli olacağını intihara kalkıştığımı söylüyorlardı.
Ama ben anne olmayı çok istiyordum ve tüm riskleri göze aldım. Hamileliğimi öğrendiğimde çok tuhaf hisler içindeydim, aslında endişeliydim. Kendim ile ilgili tüm risklere hazırlıklıydım ama bebeğim ile ilgili kötü senaryolardan korkuyordum. Bu zorlu yolda benim gibi gözü kara olan bir riskli gebelik uzmanına ihtiyacım vardı. Hamilelik öncesi çok araştırdığımdan Melih Bey ile bu yolda ilerleyebileceğimi düşündüm çünkü doktorum hem tüm riskleri önceden görebilmeli hem de beni tedirgin etmemeliydi.
İlk muayenede Melih Bey ile durumumu konuşurken, “evet riskler var ama anne olma isteği en doğal hakkın” diyerek diğer doktorlardan çok farklı baktı ve bu işi başaracağımıza inandı. Her muayenede benim endişelerimi fark edip esprileri ile rahatlatması, dikkatli muayenesi, (internetten okuyup sorduğum hatta bazen saçmaladığım) sorularıma bıkmadan cevap vermesi, evdeyken aklıma gelen ya da bedenimde olan değişimlerde ( ayağımın ödem toplayıp kızarması vb. durumlarda) bir sms, mail, fotoğraf ile olan sorularıma saatin erken/geç olmasını sorun etmeyerek cevap vermesi ve her anımda beni önemseyip güvende hissettirmesi, sağlığı ticarete dökmeyip, gereksiz yere tahlil/tetkik yaptırmaması ile çok doğru karar verip emin ellerde olduğumu(zu) hissettirdi.
Muayenelere giderken keyifle gidiyor ve her muayeneden güler yüzle çıkıyordum. Hamileliğim ilerledikçe tahmin edilen sağlık sorunları ortaya çıkıyor ama Melih Bey’in branşı dışında olsa da nokta atışı ile beni doğru kişiler ile buluşturuyor ve gece/gündüz demeden tüm hastaneyi benim için organize ederek sonrasında da durumumu sormak için sürekli arayarak hiçbir zaman ben Prof.’um diyip unvanındaki diğer doktorlar gibi ego yapmıyordu. Ve tüm zorluklara rağmen 31. haftada 1.560 gr. 39 cm lik dünya yakışıklısı oğlumuza kavuştuk.
Doğum sonrası yaşadığım sorunlarda bile bana “başardık, her şey düzelecek” bakışları ile bakan doktorum iyi ki sizi tanımışım. Mutlu son olan bu gerçek hikaye, benim ve Melih bey’in azmi, cesareti ve pozitifliği ile oldu. Teşekkür ederim Melih Atahan Güven.
"anne karnında 7 defa kan nakli ile hayata dönüş... "
4 Temmuz 2011 saat 13.34, narkozun zerrecikleri bedenimde gezinirken zihnimin kuytularında gezintideydim. O soğuk ameliyathanenin, soğuk masasında yarı ölü bedene dönüşmeden önce doktorumun gözlerinin içine baktım. Kendimden daha çok ondan emin olduğumu hissettim. Endişeliydim. O hastaneden yalnız başıma taburcu olmaktan korkuyordum. Büyük bir savaş filminin son sahnesindeydik.
Ben yarı ölü halimle meçhulde gezintideyken; önce Tanrı’nın mucizesi ve desteği ile doktorumun üstün mücadelesi, kızımın azmi sonucunda 43 cm. 1950 gramlık bir prensesim oldu. Vaktinden önce gelen gerçek bir savaşçı kızım Elif Naz, benden önce kendine yaşama hakkı tanıyan, yaşamasını sağlamak için o güne kadar öğrendiği bildiği her bilginin üzerine azmi ve inancını ekleyerek bizi mucizeye kavuşturan doktorumun avucundaydı.
Doğum hikayesi anlatmak niyetinde değilim. Kızımın varoluş hikayesini anlatmak istiyorum. Mayıs ayının bahar tazeliğinde, bir akşam kendimde bir gariplik hissettim. Hamileliğimin 5. Ayındaydım. Önceki hamileliklerimde üç kız bebek kaybetmiş olmam, Elif’in içimde yaşamayı başladığının öğrendiğimden itibaren garip bir tedirginlik hissi oluşturuyordu. Korktuğum başıma gelmiş, beklenmedik bir kanama sonucu kendimi hastanede bulmuştum.
Endişe ile muayene olurken duvarların üzerime yıkıldığını hissettim. Kızım bedenimin içinde ölüm kalım savaşı içindeydi. Defalarca kalp ritmi bozulmuş, organları büyüme yapmış ve vücudu ödem ile olağandan daha fazla şişmişti. Hastaneye gittiğimizde kesilen kanamanın kızımın bana gönderdiği yardım mesajı olduğunu düşünüyorum. Doktor çaresizdi ve bize konu ile ilgili uzman bir profesör adı verdi. “Çok umutlu olduğum söylenemez ama mutlaka Melih Hoca görmeli. Son kararı o versin dedi.”
Gerekli randevular alındı. İlk buluşmada endişemizin farkına varan doktorum, öncelikle beni sakinleştirmeye çalıştı. Muayenenin ardından tabloyu değerlendirme toplantısı yaptık. Kızımın vücudundaki kan oranı olması gereken gibi değildi. Bebeğim ile ikimizin arasındaki kan uyuşmazlığı bebeğime zarar vermiş onun kimyasını bozmuştu. Bu suçluluk duygusunu iyi biliyordum. Daha önceki hamileliklerimde de bir takım komplikasyonlar yaşanmıştı. Korku içindeydim.
“Bebeğe kan vermeliyiz.” Bu cümleyi duyduğumda anlamlandırmam imkansızdı. Daha önce geçirmiş olduğum bir apandist ameliyatında bana yanlış bir kan transferi yapıldığı için kendime ait kan hücrelerim savaşçı hale gelmiş, hücrelerde antikor oranı normalin üzerinde yükselmiş ve kızımın kan değerlerini etkileyecek hale gelmişti. Bebeğe kan vermek fikri, hala karnımda yaşayan bir bebek için nasıl olabilir ki diye düşünürken, bunu yapmazsak bebeği kaybedeceğimizi öğrendik.
Aile, eş dost kim varsa çok yakın akraba olamadığı için daha çok tanıdık tanımadık herkesten kan bağışı ricasında bulunduk. Bebeğime karnımdan yapılan bir girişim şekli ile 7 defa kan transferi yapıldı.
Prof. Dr. Melih Atahan Güven ile birlikte çıktığımız bir meydan muharebesindeydik. Anne doktor dayanışması içinde, karnımın içine batırılan transfüzyon cihazlarının orada olmasının verdiği acıları hissetmemek mümkün olmasa da direndik.
Bebek büyüdükçe, hareketleniyor ve her bir transfüzyon girişiminde doktorumuzun ve benim işimi zorlaştırıyordu. Her seferinde bir defada başarılı transfüzyon yapıldı. Bir keresinde Elif, eliyle müdahale ettiği için işlem yarıda kaldı ve doktorumla göz göze geldik. Onun da benimde üstümüz başımız kan içindeydi. Birbirimize bakmak yetti. “Yapalım şunu.” Dedik ve yaptık.
Dünya da maksimum anne karnındaki bir bebeğe uygulama sayısı 3 olan kan transfüzyon işlemi benim kızıma tam 7 kez uygulandı. Bu 7 kez risk almak ve aldığımız riskin sonucunda 7 defa başarılı olmanın hikayesidir.
Son iki transfer sırasında kızımın doğumunun yaklaştığını konuştuk. Doğduktan sonra solunum sorunu çekmemesi için Doktor Melih gerekli önlemleri almış, kızımın akciğerini güçlendirecek ilaç desteğini sağlamıştı. Bebeğimin yaşaması için gerçek bir kahramanlık öyküsü yaratan Doktorumuz, kızımın ve ailemizin kahramanı, kızımı bana hediye eden sevgili Prof. Dr. Melih Atahan Güven’e sonsuz teşekkürler.
Yılmadık, vazgeçmedik, yorulmadık, inandık ve birlikte başardık.
Kızım Elif Naz şimdi 5 yaşında dünya tatlısı bir prenses. Ben doktorların Tanrı tarafından görevlendirilmiş kutsal insanlar olduğuna inanıyordum bunun ispatını bizzat yaşadım. Sonsuza kadar minnettar kalacağım.
" pıhtılaşma bozukluğum vardı ve 4 tane düşük yapmıştım... "
Bir kadın için anne olmak dünyanın en güzel duygularından biri...Bu anı yaşamak kimileri için çok kolay kimileri içinse uzun yıllar özlemle beklemeyi gerektiren bir süreç haline gelebiliyor.
Benim hikayem ilk bebeğimizi 2003 yılında problemsiz bir şekilde kucağıma aldıktan sonra başladı. Kızımı büyütürken ona kardeş yapmayı planladığımızda ikinci bebeğimizi bir türlü kucağımıza alamadık. Ya hamile kalamıyordum ya da hamile kalıp 8 haftaya kadar süren bir gebelik yaşayıp bebeğin kalbinin durması ya da hiç atmamasıyla sonuçlanan 4 yıpratıcı düşük sürecini yaşadım. Sebebini öğrenmek için bir çok tedavi ve testlere başvurduk. Sonuç uzun yıllar anlaşılamadı ve bize söylenen “ sebebi açıklanamayan kısırlık ” denildi.
Son yaşadığım gebeliğin mol gebelik belirtileri olduğu söylendi ve kürtajla sonlandırılan gebeliğin ardından yapılan genetik testlerde factor V leiden hetorozigot hastası olduğumu öğrendim. Genetik bir hastalık olduğunu öğrendikten sonra bebek kayıplarımın da nedeni belli olmuştu. Ancak bu arada benim yaşım 42 olmuş ve artık bebek sahibi olamayacağıma inanmıştım.
Daha önce üzüntü ile sonlandırdığımız gebeliğimde tanıştığımız sayın hocamız Melih Bey, bana ve eşime “ umudunuzu kaybetmeyin, neden tekrar olmasın ! Eğer hamile kalırsanız bana gelin, bu sefer bebeğinizi kucağınıza almanız için ben elimden geleni yapacağım “ demişti. Bu sözü hiç unutmadım ve tekrar hamile kaldığımda tereddütsüz hocamıza giderek o heyecanlı, endişeli ve güzel 9 ayı birlikte geçirdik. Bu dönemi hocamız sayesinde çok rahat atlattık. Her zaman sıcak, ilgili, esprili bol bol moral vererek kaygılarımızı giderdi. Özellikle eşimin bitmek bilmeyen sorularını hiç sıkılmadan cevapladı. Biz her muayeneye gittiğimizde bebeğimizin emin ellerde olduğunu her şeyin yolunda gittiğini öğrenerek rahatlamış bir şekilde eve dönüyorduk. Bize bu sürecin tadını çıkarmamızı, gerisini ona bırakmamızı söylemişti biz de öyle yaptık.
Gebeliğimin başlangıcından 37.haftaya kadar geçen sürede her gün karından olduğum kan sulandırıcı iğneler ve yaşadığım olumsuzluklara rağmen ( karaciğer enzimlerin yükselmesi, 20 yaş diş çekimi, gebelik şekeri ) Melih Bey’ in doğru tedavi ve rahatlatıcı yaklaşımı ile tüm bu sıkıntıları aşarak 37 haftalıkken sağlıklı bir şekilde oğlumuza kavuştuk.
Her şey için hocamıza çok teşekkür ediyoruz. Bize her şeyin başının inanmak ve güvenmek olduğunu hatırlattığı için ona minnettarız. Biz Türkiye'nin bir numaralı Perinotoloji Uzmanı Prof. Dr. Melih Atahan Güven'i tanımaktan çok mutluyuz hayatımızda her zaman onu sevgi ve saygı ile hatırlayacağız. Sevgilerimizle.
" tek yumurta ikizlerime hamileydim, uyandığımda şoka girdim. çünkü 19. haftada suyum gelmişti... "
26 Temmuz 2016, sabahın altısı. Evdeki hareketliliğe uyandım. Uyanmamla şoka girdim zira daha 19. haftadaydım ve suyum gelmişti. Evet, idrar kaçırmadığıma neredeyse emindim. Neredeyse...
Hikayeme ortadan başladığım için affedin, o tarih mucizevi mücadelemizin miladı, biricik annemin doğum, biricik babamın ölüm günü. Tek yumurta ikizlerimizin ise gerçek savaşa başladığı gün. Ne gün!
Yine o gün, yoğun bakımda yatan babamı kaybettiğimizi hissetmiştim ancak bunu kimseye sormaya cesaret edemedim... Sevgili doktorum Melih Atahan Güven'i arayıp durumu anlattığımda beni rahatlatmaya çalışıp " büyük ihtimalle idrardır ama siz yine de mutlaka bir hastaneye gidin " demişti. Kocaeli / Gölcük' teydim. En yakın hastaneye gittik. Turnusol testi sonucu sıvının idrar değil amniyon sıvısı olduğu tespit edildi. Eşim Melih hocayla detayları görüşmüş olacak ki hemen İstanbul' a gelmemiz istendi. Farklı testler ile amniyon sıvısı olduğundan emin olundu. Bu kadar farklı duyguyu bir arada yaşamak, tedaviyle gelen hamileliğin sonlandırılma ihtimalinin büyüklüğüne rağmen umut etmek!
Antibiyotikler, Doppler'li takipler, tedaviler, doktorumuzun supersonik motivasyon desteği, inancımız ve dualarımız ile mucizeyi tam 2 ay bebekleri karnımda tutmayı başardık. 28. haftaya kadar su gelişi devam etmesine karşılık şükür ki sağlıkla doğum gerçekleşti. 50 günlük kuvöz macerası ve akabinde ev...
8.haftadan itibaren takibinde olduğum Melih hocamıza emeklerinden, desteğinden ve bize kattıklarından ötürü müteşekkiriz. Daha nice bebeğe nefes katmanız dileğiyle, Sevgiyle kalın...
" bebeğimi kaybetmeyecek kadar erken, ama bebeğimin gelişimini de tamamlayabileceği kadar geç almalıydık. "
Melih Hoca’nın adını ilk kez bundan 7 yıl önce riskli gebeliği olan ablama Türkiye’de kordosentez yapabilen tek doktor olduğunda duymuştum. Kendi hamileliğimde ise başka bir doktora takip oluyordum ki doktorumun başka bir şehre taşınmasından sonra, yine doktor olan ablamın yönlendirmesiyle, şükürler olsun ki gebelik takibime Melih Hoca ile devam ettim.
Melih Hoca daha ilk muayenede o ana kadar daha önceki doktorumun beni oldukça endişelendirdiği birçok konuda endişe etmenin yersiz olduğunu söyleyerek beni çok rahatlatmıştı. Hamileliğimin başında hiçbir risk olmadığını öğrendiğim için perinataloğa takip olma fikri açıkçası çok da anlamlı gelmemişti; ancak hamileliğimin son ayında muhtemelen Melih Hoca dışında başka bir doktorun fark edemeyeceği gelişim geriliği problemi ve bebekte ani ölüm riski baş gösterince ne kadar doğru bir karar verdiğimi anlamış oldum.
Gebeliğimde bebeğimi kaybetmeyecek kadar erken, ama bebeğimin gelişimini de tamamlayabileceği kadar geç olması gereken optimal doğum zamanını belirlemek çok kritikti ve Melih Hoca en doğru zamanda bebeğimi sorunsuz doğurtarak sağlıkla kucağıma almamı sağladı.
Eğer başka bir gebeliğim olursa farklı bir şehirde yaşamama rağmen hiç tereddüt etmeden ve başka doktorlarla zaman, para vs kaybetmeden yine Melih Hoca’ya takip olurum. Kendisi oldukça başarılı doğumlara imza atmış, tecrübeli, insani değerleri çok yüksek olan, maddi hırsları olmayan, doğum sonrasında eşime ve bana gebelik muayenelerini özletecek kadar esprili, güvenilir, hastaya karşı net, anlaşılır ve açıklayıcı, aşırı yoğunluğuna rağmen ne zaman sorum olsa aradığımda cevaplayan veya o an cevaplayamasa da en kısa zamanda mutlaka geri dönen ilgili ve tüm bunlardandır ki çok değerli bir doktordur. Kendisine ömür boyu minnettar ve duacı olacağız.
" aniden kanamam başlamış ve her yer kan gölüne dönmüştü... "
Hamile olduğumu öğrendikten sonra daha önce yaşadığım düşüklerden ve 2. bir çocuğa hazır olup olmadığımdan emin olamadığım için psikolojik olarak travma içindeydim. Bebeği kaybetmek duygusu ve bu yeni sürece alışamama durumu beni çıkmaza sürüklemişti. Tam bu zamanda Melih Bey' le tanıştık. Geçmiş tahliller ve kendisinin yaptığı kontrollerle bebeğin ve benim gayet sağlıklı olduğumu söyleyerek benim öncelikle bu sürece adapte olmamı sağladı. Ve her ay yapılan kontroller ve Melih Bey' in pozitif enerjisi ve esprili yaklaşımıyla içim daha da rahatlıyordu.
36. haftaya kadar bu şekilde geldik. 17 Ekim pazartesi sabahı kontrolüm vardı ve sezaryen (daha önce sezaryen olduğumdan dolayı) olacağım için doğum tarihinin planlaması yapılacak diye düşünüyordum. Ama o gece 00:47 de çok şiddetli bir kanama ile şoka girdim. Bir anda her yer durduramadığım bir şekilde kan gölüne döndü ve ben evde yalnızdım. Hemen Melih Bey' i aradım ve ulaştım. Kendisi gayet sakin bir şekilde acil olarak hastaneye gitmemi ve kendisinin de geleceğini söyledi. Şoktaydım. 7 yaşındaki oğlum uyanmasın diye sesimi dahi çıkaramıyordum. Sonrasında acilden direk doğumhaneye giriş yaptık. Bebeğin kalp atışları çok zor duyuluyordu. Benim kanamam aynı şekilde devam ediyordu. Ameliyat hazırlıkları için kan alınması gerekiyordu fakat damarlarımdan kan dahi alınamadı. Benim 3 kelimemden biri "Melih Bey gelmeden olmaz " dı. Melih Bey' e o kadar güvenmiştim ki yaşadığım durumun ne kadar kötü olduğunun farkında bile değildim. Melih Bey gecenin yarısı hastaneye geldiğinde, bütün prosedürlerin hemen bırakılmasını (buna kan almak dahil) istedi ve tüm sorumluluğu üstüne alarak beni acilen ameliyathaneye doğuma aldı. 01:47 de dünya güzeli kızımız LİNA MEYRA dünyaya geldi. Lina ismini Melih Bey önermişti ve kızımızı kucağıma verdiği için hiç düşünmeden ilk adını Lina koyduk. Daha sonraki süreçte yaşadığım durumun plesantanın erken ayrılması olduğunu hem bebeğin hem de benim hayatımın riske girdiğini 5 dakika daha geç kalınsa bu satırları yazamama ihtimali ve bebeğimi kucağıma alamama durumunu öğrendiğimde ikinci bir şok daha yaşadım.
Melih Bey beni hem oğluma hem de kızıma kavuşturmuştu. Kendisine sonsuz minnettarım. Prematüre doğan kızımız çok güçlü bir şekilde hayata tutundu. O bana verilen bir hediyeydi. Melih Bey hediyemi bana sağlıkla teslim etti. Lina Meyra her yönüyle özel ve güçlü bir kız olarak Melih Bey' in sayesinde dünyaya geldi. Melih Bey siz de bizim için çok özelsiniz çok iyi bir doktor, doktordan öte arkadaş gibisiniz. Size sonsuz teşekkürler...
" Böylesine az rastlanır, Hat-trick gibi :) Doğumda ve 1 yaşında 3 Melih bir arada..."
" Hayat boyu unutulmayacak bir hatıradır bizim hikayemiz. 3 adaşın aynı ortamda bulunması eşine az rastlanır bir durumdur. Biz bunu doğumhanede buluşarak başardık :)
Doğum tarihi yaklaştıkça üzerimizdeki gerginlik Melih Hocamızla her buluşmamızda yerini biraz daha rahatlığa bırakıyordu.. İlgisi, bilgi birikimi, yüzündeki gülümseme o’na güvenmekle ne kadar doğru bir tercih yaptığımızı gösteriyordu.
24 Kasım 2014… işte o gün geldi çattı…
Doğumhaneye girdiğimizde henüz iki Melih’tik.
Aziz Yıldırım’ın kaç Galatasaray şampiyonluğu gördüğü üzerine konuşuyorduk ki; :) Saatler 17:01 olduğunda “buraya 2 Melih az” nidasıyla oğlumuz Melih sağlıklı bir şekilde dünyaya geldi.
Ve üç Melih ameliyathanede buluşmuş olduk.
Herkes için unutulmaz bir an, herkesin farklı heyecanlar, duygular yaşadığı o eşsiz an bu küçük tesadüfle bizim için daha da unutulmaz bir anıya dönüştü.
Biraz büyüdükten sonra iade-i ziyaretimizde Melih Hocamızın odasında resmimizi görmek bizleri daha da mutlu etti.
Çok şükür ki sizinle tanıştık Hocam, sizinle yollarımızın kesiştiği için çok şanslıyız.
Biz bu tesadüfü ve sizleri hiç unutmayacağız. "
Sevgi ve saygıyla,
" Bebeğiniz için prematüre kıyafetleri hazırlayın dediklerinde beynimizden aşağıya kaynar sular döküldü..."
Bilgisi, tecrübesi, verdiği moral, maddi - manevi desteği ve gösterdiği yoğun ilgisi ile her zaman yanımızda olan ve başka bir merkezde erken sonlandırılmak istenen hamileliğimi koyduğu teşhis ve uyguladığı doğru tedavi ile 33.haftaya kadar getirmeyi başararak minik Denizimizi sağlıkla kucağımıza almamızı sağlayan Prof. Dr. Melih Atahan GÜVEN' e sonsuz teşekkürler...
" Van, Bodrum ve gebelik zehirlenmesi derken..."
Melih Atahan Güven; çok iyi bir hekim, samimi ve gerçek bir dost. İçindeki insan sevgisi mesleğindeki bilgi ve tecrübesi ile birleşince ortaya mükemmel bir insan çıkmış. Branşında Türkiye’de tek diyebilirim. Hamileliğim süresince her kontrolün ardından kendisine “hocam ne yapmalıyım? var mı dikkat etmem gereken bir şey? diye sorduğumda her defasında, keyfini çıkarın!” cevabını vererek keyifli bir hamilelik dönemi geçirmemi sağladı.
Van’da yaşadığımız dönemde, eşimin arkadaşının eşi hamileydi. Van’ daki doktorları bebeğin bir bacağında sorun olabileceğini düşünerek kendilerini Melih Bey’ e yönlendirmişti. Melih Bey; her şeyin normal olduğunu, söz konusu sorunun 8. ayda kendiliğinden düzeleceğini ve tekrar kontrole gelmelerine gerek olmadığını söylemişti ve aynen söylediği gibi bebekleri sağlıklı bir şekilde doğmuştu. Bizim de Melih Bey ile tanışmamıza bu hikaye vesile oldu.
İlk bebeğimden önce 2 düşük yaşamıştım. Sonrasında 2010 yılında oğlum doğdu. Oğluma hamileyken gereksiz stres yaşadığımı, hamilelik ile ilgili bildiğimiz bir çok şeyin yanlış olduğunu ve hamileliğin de, işin duygusal boyutu hariç, sıradan bir şey olduğunu 2. bebeğim için Melih Bey ile tanıştığımda anladım.
2015 yılında 37 yaşında iken 2. bebeğim için hamile kaldım. Birinci bebeğimde gebeliğim boyunca her gün iğne kullanmıştım. İnsanın kendine her gün iğne yapması ve normal olmayan bir hamilelik dönemi yaşayacağını bilmesi, bu hassas dönemin daha zor geçmesine sebep oluyordu. Bir kız bebek dilediğim bu gebeliği riske atamazdım. Bu gebelikten kesinlikle bir sonuç almam gerektiğini ve bunun son şansım olduğunu düşünüyordum. Gebe kaldıktan sonra ilk kontrolüm Van’da yapıldı. Bu kontrolde yığınla test , bu testlerin alt testleri ve alt testlerin de altları vs. yapıldı. Bu ortam bana güven vermediği için Melih Bey’ e gitmeye karar verdim. Kendisi daha önceden yaptırdığım hiçbir teste bakma gereği duymadığı gibi herhangi bir test de yaptırmadı. İlk muayenede hiçbir sorunun olmadığını söyleyerek keyfini çıkartın dedi ve o anda bu yolculuğa Melih hocamla devam etmem gerektiğine karar verdim. Bebeğimin de onun ellerinde doğmasını diledim. Ve sonrasında rutin kontrollerim başladı. Hamileliğim boyunca ikili ve üçlü testler haricinde hiçbir test yaptırma gereği duymadan çok rahat bir hamilelik dönemi geçirmemi sağladı.
Gebeliğimin 5. ayından itibaren Melih Bey ile kontrollere Bodrum’da devam ettik. 7. aydaki kontrole kadar her şey yolunda gitti. Bu kontrol sonrasında bebeğin durumunu iyi görmediğinden ani müdahale gerekebileceğini söyleyerek kontrollere İstanbul’da devam etmemiz gerektiğini söyledi. Bu hiç hazır olmadığımız bir durumdu çünkü tüm doğum planlarımı Bodrum’ a göre yapmıştım. Kendisine bunun şart olup olmadığını sorduğumda bebeğin durumunu iyi görmediğini ve şart olduğunu söyledi. Tam sona yaklaştığımızı düşünürken içimde bir korku oluşmuştu fakat bu korku Melih Bey ile konuşunca ortadan kayboluyordu. İstanbul'daki ilk kontrolün ardından bir hafta sonra tekrar gelmemi sonrasında 2-3 günde bir kontrol edeceğini ve doğumun erken olabileceğini söyledi. İkinci kontrole gideceğim günün sabahı kendimi kötü hissediyordum. Ayaklarım ve yüzüm şişmişti. Vücudumda bir anormallik olduğunu hissettim ve hislerim beni yanıltmadı. Melih Bey tansiyona bağlı olarak vücudumda zehirlenme başladığını ve aynı zamanda bebeğin beynine giden kan miktarının normalin altına düştüğünü tespit ederek hızlı bir şekilde beni doğuma aldı. Kızım sağlıklı bir şekilde, beklenenden bir ay önce ve zamanında bir müdahale ile 1980 gr olarak doğdu. Melih hocam 1950 gr civarı tahmin etmişti. (1.bebeğim için 3600 gr tahmin verilmişti fakat 2360 gr doğmuştu.) Bu da onun farkıydı.
Kızım erken geldiği için henüz ismine de karar verememiştik. Doğum sonrasında Melih hocam odamda beni ziyarete geldi ve bebeğin adını sordu. Bebeğin adı henüz yoktu fakat Melih hocam bunun da tedbirini almış, kızımın adını da düşünerek gelmişti. Duru bir güzelliği var “ Duru Lina” olsun dedi ve prensesimizin adı Duru Lina oldu. Zorlu bir süreçten sonra Melih amcasının sayesinde sağlıkla doğan Duru Linamız şuanda 9 aylık ve Melih amcasına şükranlarını sunuyor.
Kısacası Melih hocamı tanımak büyük bir şans. Onunlayken tüm endişe ve korkularınızdan sıyrılarak güven içinde harika bir hamilelik geçiriyorsunuz. Melih hocamın gözüyle, bebeğinizde hiçbir sıkıntının olmadığını bilmenin rahatlığıyla endişeden uzaklaşıp, sevgili hocamın da dediği gibi hamileliğin keyfini çıkartıyorsunuz. Kendisi tek kelimeyle mükemmel bir insan ve harika bir doktor. Prensesimizin, sayesinde ömür boyu görüşeceğimiz melek kalpli bir dost kazandık.
Kendisine; hamileliğimin 8. ayında kızımın ve benim hayatımızı kurtardığı için, hamileliğim boyunca maddi-manevi destek olduğu için, dostluğu için, babacanlığı ve güler yüzü için, en önemlisi samimiyeti için sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sevgili ve kıymetli Melih hocam sizi çook seviyoruz.
" Yalova' dan İstanbul' a telaşlı geliş, mutlu dönüş ile sonlandı..."
Melih hocam ile tanışmamız, hamileliğimin 5. ayında Yalova' da muayene olduğumuz hastanede yaşanan bir talihsizlik neticesinde gerçekleşti. Şöyle ki yapılan kontroller neticesinde oğlum ile ilgili bir takım yanlış tanılar konmuştu. Bu olay bizi çok ama çok üzmekle beraber Melih Hocam ile tanışmamıza vesile oldu. Melih hocam durumun anlatılan gibi korkulacak bir durumun olmadığını anlatınca tüm korkularımız yok oldu. Melih hocam ile ilk konuşmamızdan sonra karar verdik ki oğlumuzun doğumunu kendisi gerçekleştirmeliydi.
O günden sonra biz her ay kontroller için Yalova' dan İstanbul' a gidip geldik.
Melih hocam konumu itibariyle olmaması gereken kadar mütevazı, babacan, güler yüzlü bir kişiliğe sahip. O kadar alçak gönüllü ki o hastasının karşısında küçüldükçe büyüyen biri. Kendisini her gördükçe şu soruyu sordum kendime; bu adamın hiç mi derdi tasası yok. Sorunu olsa dahi hiç bir zaman bunu hastalarına yansıtmayan pozitif biri.
HER ŞEY İÇİN SİZE TEŞEKKÜR EDERİZ. İYİ Kİ SİZİ TANIMIŞIZ VE İYİ Kİ VARSINIZ.
Bu arada tüm çabalarınıza rağmen oğlumuz koyu BEŞİKTAŞ lı ve bu sene ilk şampiyonluğunu gördü. :)
" Polikistik Over Sendromu ve Hamilelik "
Uzun yıllar ' Polikistik Over Sendromu ' sıkıntısıyla mücadele etmiş biri olarak hamilelik konusunda oldukça karamsar ve şüpheciydim. Aynı zamanda senelerdir süren ' Anksiyete bozukluğu ' rahatsızlığım nedeniyle de ilaç kullanıyordum. Beni anlayacak, rahatlatacak ve sorularımdan sıkılmayacak bir doktora ihtiyacım vardı. Uzun süren araştırmalarım sonucunda aynı zamanda bir Perinatoloji Uzmanı olan Prof. Dr. Melih Atahan Güven'den bir muayene randevusu aldım. Melih Bey'in muayenehanesinden içeri adım attığım andan itibaren hamilelik sürecine dair genel tutumum tamamen değişti. Artık çok daha umutlu, rahat ve sağlıklı hissediyordum kendimi. O ana kadar kendimi o kadar sıkmışım ki Melih Bey'in rahatlatan yaklaşımı, pozitif enerjisi ve profesyonel tutumu sayesinde kendimi hamileliğe hazır hissetmeye başladım.
Nitekim ilk muayenemden yaklaşık 4 ay kadar sonra oğlum karnımın içindeki 9 aylık serüvenine başladı. Sağlıklı, rahat, huzurlu, keyifli bir hamilelik geçirdim. Bunda en büyük pay doktorumuzundu tabi. Her sorunumda yanımdaydı. Aklıma takılan her şeyi bekletmeden, sabırla cevapladı. En endişeli anlarımda esprileriyle beni güldürdü, soru soran bakışlarımı fark edip daha ben endişemi belirtmeden beni rahatlatacak şeyleri söyleyiveriyordu.
Büyük gün geldi çattı. 5 Mayıs 2014'te saat tam 17:01'de canım oğlumuz Tibet'e kavuştuk. Epidural sezaryen yöntemiyle çok rahat ve keyifli bir doğum gerçekleştirdik. Melih Bey yine tüm güzel enerjileriyle yanımızdaydı. Operasyon sırasında bebeğimi göğsüme koyduklarında doktoruma minnettar hissettim kendimi.
Hamilelik sürecinde olduğu gibi, operasyon, doğum ve doğum sonrası süreçte de Melih Bey her zaman yardımcı oldu bize. İlgisi, yaklaşımı, tutumu, kişiliğiyle Prof. Dr. Melih Atahan Güven sonsuz saygı duyduğumuz, güvendiğimiz ve çok sevdiğimiz canımız doktorumuz. Oğlumuz şimdi 2,5 yaşında ve fırsat buldukça doktorumuzu ziyaret ediyoruz. Ne mutlu bize onu tanıdık ve sayesinde muhteşem bir hamilelik ve doğum süreci geçirdik. Her şey için teşekkür ederiz.
"Düşük,Üzüntü ve sonrası gelen mutluluk "
Yaşadığımız üzücü (düşük) süreçten sonra Melih Bey' in bize " bir dahakini kucağına vereceğim merak etme" dediği günü unutamıyorum. O zaman bizim için hayal olan bu cümle 18 Temmuz 2016 pazartesi günü stresli bir hafta sonundan sonra gerçek oldu. Güzel Irmak' ımızı dediği gibi kucağımıza verdi. Melih Bey' in pozitif ve esprili yaklaşımı, engin tecrübesi, verdiği dört boyutlu harika resimlerle kontrol gününü hep dört gözle bekledik.
Doğum sonrası bebeğim kollarımdayken ağrılarım az, enerjim yüksek olarak çok rahat bir süreç geçirdim. Kendisine bu en güzel serüvende, bilgi ve tecrübesi, pozitif desteği ve tabi ki bana layık gördüğü ordinaryüs profesör unvanı için çok teşekkür ederim. Eğer doktorunuz Melih Bey ise siz hamileliğin tadını çıkartın, gerisini dediği gibi o düşünecektir.
" gittiğim 4 doktor da bebeğimin sakat olacağını, aldırmam gerektiğini söyledi fakat melih bey çok güven verici bir şekilde bebeğin sağlıklı olduğunu, bir problem olmadığını söyledi..."
2011 yılında yaşadığım ilk gebeliğimdeki riskler sonucunda hayat bizi Melih Bey ile buluşturdu. Gittiğim 4 doktor da bebeğimin sakat olacağını, aldırmam gerektiğini söyledi fakat Melih Bey çok güven verici bir şekilde bebeğin sağlıklı olduğunu, bir problem olmadığını söyledi ve ilk bebeğimiz Almira çok sağlıklı bir şekilde dünyaya geldi.
Melih Bey' e duyduğumuz sevgi ve güven sayesinde ikinci çocuk düşüncemizde de başka bir doktor ile ilerleyemeyeceğimi düşündüm. Denemelerimize rağmen gebe kalamamıştım, soluğu Melih Bey' de aldım. Rahat olmamı bir sorun olmadığını söyledi ve bu sefer böbreklerimden rahatsızdım, ilaçlar kullanıyordum ve çok korkuyordum. Melih Bey her zaman yanımızda oldu, tüm sorularınızı sabırla cevapladı. İkinci kızım da sağlıkla dünyaya geldi.
Kendisini çok seviyor ve teşekkür ediyorum. İyi ki sizi tanımışız ve iki kızımı da sayenizde kucağıma aldım, her şey için teşekkürler.
" maalesef bebeğim artık büyüyemiyor ve gelişemiyordu. anne karnında kaldıkça bu durum bu şekilde devam edecekti. hemen anne karnından alınması gerekiyordu. ama bir hafta daha anne karnında kalmak zorundaydı. "
Hastaneye mide bulantısı için gitmiştik bir yaz gününde. Evliliğimizin yeni başlarıydı ve daha aklımıza hayat çekirdeğimiz düşmemişti. Derken doktor bey kan testi istedi ve hiç hayatımda alışık olmadığım, bundan öncesi ve bundan sonrası gibi hayatımı ikiye bölecek olan o sonuçla karşılaştım. 3 haftalık hamileyim :) Bir yandan şaşkınlık bir yandan mutluluk, tuzlu ve tatlıyı anda yemişim gibi afalladım.
Günler geçince hamilelikte neymiş o kadar da abartıyorlar dediğimin ertesinde hamileliğin ilk 3 ayının ne denli zorlu ne denli mide bulantılı geçeceğini birebir yaşamaya başladım ki doktorların yanlış ilaç vermesi daha da kötü yapıyor. Hamilelik hiç bitmeyecek daha da karanlık bir çıkmaza girecek düşüncesindeydim. Eşim elinden geldiğince yardımcı oluyordu ama o da işe gittiğinden çok zorlanıyordum. Ta ki Acıbadem Kadıköy Hastanesi doktorlarından Melih Bey ile tanışana kadar.
Kendisine içtiğim ilaçları söylediğimde " şaka yapıyorsunuz " dediğinde çok şaşırmış ve büyük bir ikilemde kalmıştım. Tabi ki doktor-hasta ilişkisi denildiğinde hep tavsiye edilen ve işinin ehli birine güvenmek zorundaydım ki öyle de yaptım.
İlaçları kullanmayı bırakmış ve biraz olsun kendime gelmeye başlamıştım. Bununla birlikte 13. haftada bebeğimizin cinsiyetini öğrenmemle ne denli doğru bir doktor seçtiğimin farkına bir kez daha vardım.
Günler günleri, kontroller kontrolleri takip ediyor, karnım şişiyor ve her geçen zaman bebeğim kendisini bana daha da belli ediyor ve her şey yolunda gidiyordu.
34. haftada hayatın hiç bir anlamı olmadığını, bir annenin evladı varsa güneş açacağını anladım. Bunun nedeni ise her şey gayet normal giderken anormal bir durumun olmasıydı. Melih Bey aradı ve hemen ardından ultrason ile bebeğime bakarken bir anormallik olduğunu söyledi. Maalesef bebeğim artık büyüyemiyor ve gelişemiyordu. Anne karnında kaldıkça bu durum bu şekilde devam edecekti. Hemen anne karnından alınması gerekiyordu. Ama bir hafta daha anne karnında kalmak zorundaydı.
Melih Bey' in yılların getirmiş olduğu yorumuyla 31.03.2017 tarihinde kızımıza kavuşmak için ortamı hazırladık. Hemşireler geldi ve ameliyathanenin yolunu tuttuk. Artık kızıma kavuşmama dakikalar kalmıştı. Epidural Sezaryen olmuştum. Melih Bey 10 dakika içerisinde kucağıma dünyanın en güzel hediyesini verdi. Tanem' in kokusunu, ağlamasını, sesini... Hayat adeta durdu ve kızmla birlikte mutluluk gözyaşları döktük. En sonunda Melih Bey' in engin tecrübesi ile kızıma sağ salim kavuştum.
Şu an kızım uyuyor. Biraz gaz problemi var. Olsun zamanla onu da atlatırız. Sağolun Melih Bey, iyi ki doktor tercihimizi sizden yana kullanmışız. Belki kızım başka doktorların elinde olsaydı bir ömür mutsuz olacaktık.
Elinizin değdiği her bebeği sağlıkla doğurtmanız dileği ile...
Randevu ve detaylı iletişim için:
Caddebostan Mahallesi Bağdat Caddesi
Cadde Özen Apartmanı NO: 320 / 3
Erenköy - Kadıköy / İstanbul
0(216) 629 79 14
0(216) 629 79 24
0535 663 07 57
Sosyal Medyada Takip Edin
> Perinatoloji nedir ?
> Jinekoloji
> Hamilelik - Doğum
> Görüntüler
> Hasta hikayeleri
> Medya
> İletişim
> 2 boyutlu resimler
> 4 boyutlu resimler
> Doppler resimler
> Anne kanından
fetal dna tayini
> İkili kombine test
> Üçlü test
> Dörtlü test
> Şeker yükleme testi
> Cvs
> Amniyosentez
> Kordosentez
> Ayrıntılı detaylı ultrason
> Fetal ekokardiyografi
> Maternal ve fetal doppler
> Multifetal redüksiyon
(indirgeme)
> Erken gebelik
> Nt - ense kalınlığı ölçümü
> Hafta hafta gebelik
> Tekil gebelik
> Çoğul gebelik
> Gebelikte sık görülen
yakınmalar
> Lohusalık
Site içerisinde yer alan tüm metinler Prof. Dr. Melih Atahan GÜVEN 'e aittir, izinsiz başka yerlerde kullanılamaz. Bu web sitesindeki içerikler tamamiyle bilgilendirme amaçlıdır. Gerçek doktor kontrolünün ve muayenesinin yerini tutamaz. Bu sitedeki bilgilerin hekim kontrolü olmaksızın uygulanmaması gerekmektedir. En doğru teşhis için lütfen doktorunuza başvurunuz.
©Prof.Dr.Melih Atahan GÜVEN 2010 - 2017 | Tüm Hakları Saklıdır | Modano30